Yolculuğum
- Senem Şahin

- 30 Tem
- 1 dakikada okunur
En büyük başarının yaşamak olduğunu anladığım yaştayım. Kendimin en iyi versiyonunu bulabilmek, toplum içinde saygınlık kazanabilmek, anne ve babamın antrenörlüğünde doğru hamleleri yapabilmek için olsa gerek gençliğimi neredeyse hiç hatırlamıyorum. Şimdiki gençlerin özgür ruhlarını eleştirenlerden değilim. En son ortaokuldayken geleceğe dair kaygım olmadığını hatırlıyorum. Lise döneminde ne olacağım kaygısıyla ve sınav serüveni içinde başladığım o yarış temposu ve şimdilerde bu defa da çocuğumun gelecek kaygısı arasında geçen yıllarım ve daha düşünmeye devam edeceğim gelecek yıllarım gök yüzünde aydınlığı sönmüş bir yıldız gibi durduğumu hissettiriyor bana. Öyle bir yolculuk ki bu hayat, çocuk yaşında rengarenk geçeceğini düşünerek başlıyorsun ve çok erken büyümen gerektiğini dayatıyor sana.. Daha kendi denizinin mavisinin tonunu bilemeden, mesleğini seçmiş oluyorsun çoğunlukla tesadüfi şekilde. Yeter ki hayatımı sürdürebilecek bir para kazanabilesin çünkü.. Bu en büyük meziyet oluyor kariyer basamağında. İnsanları tanıtmıyorlar sana, kötülükleri haberlerden izlediğin kadar biliyorsun önceleri, hep televizyondan izleyeceğini sanıyorsun ve tecrübe ettikçe öğreniyorsun. Sorgulamayı öğretmiyorlar, sormayı, cevapları değerlendirmeyi öğretmiyorlar, bir bakmışsın tüm okullar bitmiş ve işte sana gerçek hayat. Sahne senin deyip biri arkadan itiyor ve oyun başlıyor. ..Kendine göre doğru işi seçtiğini düşünsen bile yanlış ülke de belki bu defa olacak varsayımın ile yılmadan devam ediyorsun ama tükenebilirsin .... Bu varoluş çabası hayranlık verici ama bir sonraki nesle aşılayacak bir umut ışığının sönmesi endişe verici.. Sevgiler
Kalemine sağlık 👏
Sahne senin deyip biri arkadan itiyor ve oyun başlıyor... gerçekten tam da bu👌
Selam 😊