Kekremsi Bir Eylül
- Senem Şahin

- 1 Eyl
- 1 dakikada okunur
Hafif buruk bir koku, hafif buruk bir tat, hüznün ayı, doğduğum ay...Nisan neşesi gibi değilsin Eylül, hiç havalanma. Yersiz yurtsuz sanki hayallerim. Öyle betimlenemez bir halde ki günlerim bazen bir taş kadar sert bazense bir narin duygu kadar yumuşak. Buğulanmış bir cama çizdiklerim kadar geçici sevinçlerim. Gelecek belirsiz günlerimiz gibi..
Sen yorgun düşmüş Eylül! dökerken ağaçlar sarı, turuncu, kahverengi hışırtılı ve kurumuş yapraklarını senin yüzünden, benimse mısra mısra dökülüyor gözlerimden yaşlarım...Aşk, özlem, hüzün, acı ve kocaman bir yalnızlık içeriyorsun. Minik minik kararır gündüzler, yavaşlar. Kışın geldiğinin haberini verir. Evlere çekilmenin, üşümenin zamanı gelmiştir. Geceyi doldurun ruhunuza.
Henüz renk ve koku bitmemiştir, ondandır kekremsiliği... Bu havalar gibi değil mi ömür, renklerin, neşenin, güneşin, şen şakraklığın geçiciliğini bilmeden geçirdiğimiz. Bir sürü şiir gelir akla, bir sürü hüznünü yansıtacak kelime dökülür kalbinden.
İlk yaş günüm bu hüzünlü ve sararmış Eylül'de babamsız. Eylül gibi bir şey işte içimdeki kanayan acı. Hayatının sayım zamanı, başarın ise gerçekleşen hayallerin.
Isıtıyor ama yakmıyor neyse ki, Orhan Veli'nin dediği gibi tam da, Beni Bu Havalar Mahvetti....
Sevgiler
Yorumlar